İstanbul Antlaşması, 14 Temmuz 1700 tarihinde Osmanlı İmparatorluğu ile Rusya arasında imzalanmış ve 1686-1700 Osmanlı-Rus Savaşını sonlandıran bir barış anlaşmasıdır. Bu antlaşma, 1699’daki Karlofça Antlaşması’nın bir devamı niteliğindedir.
İstanbul Antlaşması 14 Temmuz 1700
Rusya, Büyük Petro’nun liderliğinde önemli bir güç kazanmıştı. 1695 yılındaki saldırıda başarısız olmuş, ancak 1 yıl sonra 6 Ağustos 1696 tarihinde Azak Kalesi’ni ele geçirmişti. Osmanlı Devleti ise Papa’nın Avusturya, Lehistan, Rusya ve Venediklilerle oluşturduğu Kutsal İttifak’a karşı uzun süre direndi, fakat nihayetinde yorgun düştü.
Avusturya ile Karlofça Antlaşması’nı imzaladıktan sadece 1 yıl sonra, 14 Temmuz 1700 tarihinde Rusya ile İstanbul Antlaşmasına ulaştı. Rus delegesinin imza yetkisi bulunmadığı için Rusya, Karlofça Antlaşması’nı onaylayamadı. Fakat bir yıl içerisinde, 1700 yılında İstanbul Antlaşması imzalandı.
Bu antlaşmanın şartlarına göre Osmanlı Devleti, Azak Kalesi’ni Rusya’ya bıraktı. Bunun yerine, Rusya’nın Taganrog’da inşa ettiği kaleyi kabul etti. Böylelikle Rusya, Karadeniz’de kendisi için sağlam bir yer edinmiş oldu. Ayrıca, Rusya İstanbul’da elçi bulundurma hakkına sahip olacaktı.
Rus delegesinin imza yetkisi olmaması nedeniyle Rusya, Karlofça Antlaşması’nı imzalamadı; ancak bir yıl sonra, 1700 yılında İstanbul Antlaşması gerçekleşti.
İstanbul Antlaşması’nın Önemli Maddeleri
- Azak Kalesi Rusya’ya devredilecektir.
- Rusya, İstanbul’da sürekli olarak bir elçi bulundurabilecektir.
Önemi: İstanbul Antlaşması ile Ruslar, Azak Kalesi’ni alarak Karadeniz’e açılma politikasında önemli bir adım atmış oldular.
Kaynakça: Uzunçarşılı, İsmail Hakkı (1955 Son baskı: 5.bas.) Osmanlı Tarihi IV. Cilt 1. Kısım: Karlofça Antlaşmasından XVIII. Yüzyılın Sonlarına Kadar Ankara: Türk Tarih Kurumu ISBN 975-16-0015-4
Ayrıca bakınız:
İstanbul Antlaşması
XVII ve XVIII. Yüzyıllarda Osmanlı