Türk Tarihi

Madencilik ve Maden Sanayii

Osmanlılar madenî para sisteminin gereklerine ve
savunma sanayinin ihtiyaçlarına göre maden
işletmeciliğini geliştirmişlerdir. Maden işlemeciliği tarım
aletleri, ev gereçleri ve savaş malzemeleri üzerine
yoğunlaşmıştı. Savaş ihtiyaçlarının baskısı yeni
işletmelerin açılmasını zorunlu kılmıştı. Bu nedenle
gülle döküm fabrikaları açılmış ve savaş gemisi yapımı
yoğun bir tempoda sürdürülmüştür.

XVII. yüzyılın sonlarında yeni para politikasının bir
uzantısı olarak Rumeli ve özellikle Anadolu’da kapanmış
maden ocakları yeniden işletmeye açılmış veya
yenileri kurulmaya başlanmıştır.

XVII. yüzyılın sonlarından itibaren Batı teknik açıdan Osmanlılardan daha ileri seviyedeydi.
Örneğin teknik
açıdan Avrupa topları Osmanlı toplarından üstündü.
Tersanedeki gemi inşa faaliyetlerinde Avrupalı
teknisyenler görev almaktaydı. Kalyonlar için gerekli
olan 70-80 kantar (1 kantar=yaklaşık 56 kg)
ağırlığındaki demir, yurt içinde üretimi mümkün
olmadığından, İngiltere’den ithal edilmekteydi. Bir
humbaracı ustasının bulduğu yöntemle XVIII. yüzyıl başında tersanede 70-80 kantarlık büyük demir
kütükleri üretecek bir fabrika kurularak faaliyete geçti.
Ancak XVIII. yüzyılın sonlarına doğru iktisadi daralma diğer sektörlerde olduğu
gibi madenciliği de olumsuz etkilemişti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu