Selçuklu Tarihi

Sultan Sencer’in Irak Politikası ve Amcası Mesud İle Mücadelesi

Sultan Mahmud’un ölümü Selçuklu Devleti’nin batı bölgesini karıştırmıştı. Sultan Sencer’in onayı alınmaksızın Irak Selçukluları tahtına Mahmud’un oğlu Dâvud geçirilmiş, buna amcası Mes’ûd itiraz etmişti.

Dâvud–Mes’ûd arasındaki taht mücadelesine Selçuk–şâh da katılmıştı. Abbasî Halifesi ise Bağdat’ta hutbenin okunması için karar vermek yetkisinin Sultan Sencer’e ait olduğunu bildiriyordu. Çok geçmeden Sultan Sencer bu karışık durumu düzeltmek maksadıyla batıya doğru hareket etti ve Rey şehrine geldi. Onun Irak Selçuklu Devleti tahtı için uygun bulduğu adayı, yeğeni Tuğrul’du.

Sultan Sencer’in hareketini öğrenen Mes’ûd, Halife Müsterşid ve Selçukşâh aralarında anlaşmayı tercih ettiler. Bu anlaşmaya göre Mes’ûd sultan, Selçukşah veliaht olacak, halife de Irak’ı vekili vasıtasıyla idare edecekti. Bu durum halifenin yeniden siyasî bir kuvvete sahip olması demekti.

Irak Selçuklularında Taht Mücadelesi

Selçukşâh’ın Atabeyi Karaca Sâkî idaresindeki bu müttefik kuvvetler Mart 1132’de Bağdat’tan Sultan Sencer’e karşı yürüdüler. Onlar Sencer’in batıdaki hâkimiyetine son vermek istiyorlardı.

Sultan Sencer de Hemedan’a gelmiş, kendisine karşı olan müttefik ordunun Bağdat’dan harekete geçtiğini haber almıştı. İki taraf orduları Dinever yakınlarında karşılaştı. Karaca Sâkî’nin kahramanca mücadelesine rağmen, savaşı kazanan Sultan Sencer oldu (26 Mayıs 1132).

Melik Mes’ûd kaçtı, esir düşen Atabeg Karaca Sâkî öldürüldü. Sultan Sencer kendisine silâh çekmiş olmasına rağmen Mes’ûd’u yanına çağırarak iyi davranmış ve eski vilâyeti Azerbaycan’ı ikta etmişti. Sencer, Irak Selçuklu Devleti tahtına Tuğrul’u geçirdikten sonra Horasan’a döndü.

Sencer adına basılan başka bir sikke
Sencer adına basılan başka bir sikke

Tuğrul, sultanlığına ilk itiraz eden yeğeni Davûd’u Hemedan civarında yapılan savaşta mağlûp etti (Temmuz/Ağustos 1132).

Tuğrul’un Ölümü

İkinci taht iddiacısı kardeşi Mesud oldu. O, Halife Müsterşid (1118–1135) ve Davûd ile birleşerek sağladığı kuvvetlerle Tuğrul’u yendi ve Irak Selçuklu Devleti’nin başkenti Hemedan’ı ele geçirdi (Mayıs 1133).

Tuğrul, Sultan Sencer’in hâkimiyetindeki Rey şehrine çekildi. Bu iki melik arasında bir kaç kez daha savaş oldu. Neticede Sencer’in desteklediği Tuğrul Kazvin civarında Mesud’u bozguna uğratarak (Haziran–Temmuz 1134), Hemedan’a girdi ve tahtı yeniden ele geçirdi. Ancak kısa bir süre sonra öldü (24 Ekim 1134).

Mes’ud Dönemi

Tuğrul’un ölüm haberini alan Melik Mesud, süratle Hemedan’a giderek Irak Selçukluları tahtına oturdu (Ekim 1134). Sultan Sencer ise, Irak Selçuklu Devleti’ne yeni bir müdahalenin faydasızlığını anlamış olacak ki Mesud’un kendi onayını almadan tahta çıkışını kabul etti. Ancak bu devletin düzen ve tertibinin bozulmasında rol oynayan Borsuk oğlu Borsuk, Kızıl ve Barankuş adlı emîrlerin öldürülmesini ve başlarının kendisine gönderilmesini emretti. Mesud bu emri yerine getirmeyerek Sencer’e tâbi olmadığını göstermek istedi.

Selçuklulardan kalma tabak
Selçuklulardan kalma tabak

Diğer taraftan Halife Müsterşid, Mesud’un sultanlığını tanımayarak bir siyasî kuvvete sahip olduğunu ispatlamaya çalışıyordu. Hatta bu anlaşmazlık sebebiyle Bağdat’da hutbeyi sadece Sultan Sencer adına okuttu. Ayrıca bir ordu meydana getirerek Mesud’a karşı savaş açtı. İki ordu muhtemelen Hemedan civarındaki Dâymerg denilen mevkide karşılaştılar.

Halife Müsterşid’in Öldürülmesi

Savaşın başında halifenin ordusundaki Türkler’in hemen hepsinin Mesud tarafına geçmesi halife ve devlet erkânının esir düşmesine sebep oldu (24 Haziran 1135). Sultan Sencer’in gönderdiği mektubun tesiriyle Mesud halifeye iyi davrandı, hatta aralarında bir anlaşma dahi yaptılar. Merağa civarında bir ordugâhda bulundukları sırada, başta Mesud olmak üzere herkesin Sultan Sencer’in gönderdiği elçiyi karşılamaya çıkmasından yararlanan Bâtınîler Halife Müsterşid’i öldürdüler (Ağustos 1135). Onun Sultan Sencer’in emri ile öldürüldüğü hakkında rivayetler de vardır.

Müsterşid’in yerine Râşid halife ilân edildi. Yeni halife Râşid, Sultan Sencer ve Mesud’un adını hutbeden çıkardığı gibi silâhlı mücadeleyi sürdürmekte kararlıydı. Bağdat’da hutbe Davud adına okunmuş ve adı geçen melik sultanlığını ilân etmişti. Bu olaylar Mesud’un Bağdat’ı muhasara etmesine sebep oldu. Râşid ise Bağdat’ı terk ederek (14 Ağustos 1136), Musul’a kaçtı.

Mes’ûd da ertesi gün şehre girerek Sencer’in talimatı gereğince Muktefî Liemrillâh’ı halife ilân etti (18 Ağustos 1136). Hutbe yeni halife, Sultan Sencer ve Mesud’un adına okundu.

Sultan Sencer’e tâbi olmak istemeyen Mesud, bu kez Selçuklu emîrlerinin idaresi altına girmişti. Sultan Mesud önce Azerbaycan emîri Kara Sungur’un (öl. 1140/1141) baskısı altındaydı. Daha sonra Kara Sungur’un yerini Fars emîri Bozaba, Hâcib Toganyürek oğlu Abdurrahman ve Rey Vâlîsi Abbas’dan oluşan üçlü almıştı. Mesud bu emîrlerden, başka bir emîr, Hasbeg Belengerî sayesinde kurtulabildi.

Devlet idaresi bu kez de Hasbeg’in eline geçmişti. Mes’ûd onun görevden uzaklaştırılması için Sencer’in verdiği emri de yerine getirmemişti. Irak Selçuklu Devleti’ndeki bu gelişmeler Sultan Sencer’in batıya yeni bir sefer yapmasına sebep oldu. Rey şehrine gelen Sencer, Mesud’u yanına çağırdı. Burada yapılan görüşmede Sencer, Mes’ûd tarafından yapılan açıklamaları tatmin edici bularak Horasan’a döndü (1150).

Kaynak: Selçuklular Tarihi – PROF. DR. MUHARREM KESİK

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu