Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi

Türkiye’nin Milletler Cemiyetine (Cemiyet-i Akvam) Girişi (18 Temmuz 1932)

Milletler Cemiyeti, I. Dünya Savaşı’ndan sonra barışı koruyacak uluslararası bir örgüt olarak kurulmuştu. Başlangıçta 42 üyesi olan Milletler Cemiyetine üye olmak için Genel Kurulun üçte iki çoğunluğuyla karar vermesi gerekiyordu.

Lozan Antlaşması’ndan sonra Batılı devletlerle sorunlarını çözen ve komşu devletlerle de dostluk antlaşmaları imzalayan Türkiye Batı ile daha iyi ilişkiler kurmak istedi.

1930’dan itibaren Avrupa’da gruplaşmaların belirli bir durum alması uluslararası barış ve güvenliği tehdit etmeye başladı. Bu durumun yaşandığı sıralarda Türkiye’nin uluslararası politikada artan önemi Batılı devletler üzerinde de etkisini gösterdi. Türkiye ile iş birliği yapmak isteyen Batılı ülkeler, onu Milletler Cemiyetinin bünyesine katmak istedi. Milletler Cemiyeti Genel Sekreterinin Türkiye’yi Milletler Cemiyeti üyeliğine davet etmesi üzerine Büyük Millet Meclisi 9 Temmuz 1932’de Cemiyete katılma kararı aldı.

İki yıl sonra da konsey üyeliğine seçilen Türkiye, Milletler Cemiyetine üye olmakla aynı zamanda uluslararası iş birliğine resmen katıldı. Bundan sonra cemiyet içinde ve dışında barışın korunması çabalarına da devam etti.

Türkiye’nin Milletler Cemiyetine Girisi (18 Temmuz 1932)

I. Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkan uluslararası düzeni koruma, silahsızlanmayı sağlama, anlaşmazlıkları barış ve görüşmeler yolu ile çözme ve uluslararası iş birliğini sağlama amacıyla Milletler Cemiyeti (Cemiyetiakvam) kurulmuştur.

Milletler Cemiyeti’nin bir üyesi olması için Türkiye’ye davet yapılması konusunda önerge (1 Temmuz 1932)
Milletler Cemiyeti’nin bir üyesi olması için Türkiye’ye davet yapılması konusunda önerge (1 Temmuz 1932)

Türkiye’nin, savaş sonrasında galip devletlerin kontrolünde olduğunu bilerek katılmakta acele etmediği Milletler Cemiyeti, Avrupa’da barış ve güvenliğin tehdit edilmesi ile önem kazandı. Türkiye’nin cemiyete girişi, İspanya temsilcisinin girişimi ve Yunanistan temsilcisinin desteği üzerine, üyelerin çoğunluğunun Genel Kurul’a sunduğu önergenin oy birliği ile kabul edilmesi üzerine 18 Temmuz 1932’de gerçekleşmiştir.

İki yıl sonra da konsey üyeliğine seçilen Türkiye, Cemiyet içinde barışın korunması çabalarına devam etti.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu