İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

Lozan Barış Antlaşmasının Şartları

Lozan Barış Antlaşması Hükümleri

Lozan Barış Antlaşması 5 kısımdan ve 143 maddeden oluşmaktadır. Ön sözünde, devletlerin egemenlik hakları vurgulanmış olan Lozan Barış Antlaşmasının bazı önemli konulardaki hükümleri maddeler halinde, özet olarak aşağıda verilmiştir.

Lozan Barış Konferansı Türk Heyeti
Lozan Barış Konferansı Türk Heyeti
  1. Sınırlar:
    1. Yunan Sınırı: Mudanya Ateşkes Anlaşması’nda olduğu gibi Trakya’da Meriç nehri sınır olacak, Karaağaç bölgesi Yunanistan’ın savaş tazminatına karşılık Türkiye’ye verilecekti. Çanakkale çıkışındaki İmroz, Bozcaada, Tavşan Adası hariç diğer Ege adaları Yunanistan’a verilecekti. Ancak Yunanistan bu adalarda havaalanı yapmayacak ağır silah bulundurmayacaktı. Sisam, Sakız, Nikarya, Midilli adaları askerden arındırılacaktı.
    2. Bulgaristan Sınırı: 1913 ve 1915 yıllarında imzalanan antlaşmalarla çizilen sınır esas kabul edildi. Bulgaristan’ın Ege denizine çıkışı kalmadı.
    3. Suriye Sınırı: 20 Ekim 1921 Ankara Antlaşması ile çizilen sınır aynen kabul edilmiştir.
    4. Irak Sınırı: Musul-Kerkük sorunundaki anlaşmazlıktan dolayı Konferans’ta çözüme kavuşturulamayan bu sorun Türkiye ile İngiltere arasında ikili görüşmeler yapılmak üzere 9 ay sonraya ertelenmiştir.
    5. Adalar: Oniki Ada ve Meis Ada’sı İtalya’ya bırakıldı. Bozcaada ve Gökçeada Çanakkale Boğazı’nı kontrol ettiği için Türkiye’ye, diğer Ege adaları ise Yunanistan’a verilmiştir. Yunanistan’ın Anadolu kıyılarına yakın olan adaları askeri amaçları için kullanması yasaklanmıştır.
  2. Kapitülasyonlar: Lozan’ın en çok tartışılan konusu hiç taviz verilmeden çözülmüş ve kapitülasyonlar kesin olarak kaldırılmıştır. Yabancı şirketler Türk kanunlarına göre faaliyet göstereceklerdi.
  3. Borçlar ve Savaş Tazminatı: Daha çok Fransa ile aramızda problem olan Osmanlı Devleti’nden kalan borçlar, İmparatorluk bünyesinden ayrılan devletlere uygun bir şekilde bölüştürüldü. Türkiye’nin kendi payına düşen borcu altın veya sterlin olarak ödemesi istendi. Ancak bu kabul edilmedi. Frank veya Türk Lirası olarak taksitler halinde ödeme konusunda anlaşma sağlandı. Borçların on yıl içinde bitirilmesi hususunda bir anlaşmaya varılmış olsa da Türkiye’nin ekonomik koşulları ve yaşanan krizler bu borçların ödenmesini 1954 yılına kadar geciktirmiştir.İtilaf Devletleri’nin Türkiye’den savaş tazminatı talepleri Türk heyeti tarafından kabul edilmedi. Buna karşın Türk tarafı Yunanistan’ın Anadolu’da vermiş olduğu zarar ve ziyana karşı savaş tazminatı istemiştir. Yunanistan içinde bulunduğu ekonomik krizden dolayı savaş tazminatı olarak Karaağaç’ı, Türkiye’ye bıraktı.
  4. Boğazlar: Boğazların idaresi, başkanlığını bir Türk’ün yapacağı uluslararası bir komisyona bırakılmıştır. Boğazlarda her türlü geçiş serbestti. Kıyılara 90 km mesafedeki bölge askerden arındırılacaktı. Boğazlar Komisyonu başkanı Türk olacaktı. Türkiye savaşa girdiği takdirde boğazda gerekli tedbirleri alabilecekti. Boğazlar komisyonu Milletler Cemiyeti gözetiminde faaliyet gösterecekti.
  5. Azınlıklar: XIX. yüzyıl başlarından beri Türkiye’nin başını ağrıtan azınlıklar sorunu Türkiye’deki bütün azınlıkların Türk vatandaşı kabul edilmesiyle çözümlenmiştir. Azınlıklara, Türk vatandaşlarına tanınan tüm haklar tanınmış, ayrıcalıkları ise kaldırılmıştır. Türkiye’deki en kalabalık azınlık durumunda bulunan Rumların İstanbul hariç Yunanistan’a gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Buna karşılık Batı Trakya hariç Yunanistan’da yaşayan Türklerin ise Türkiye’ye gönderilmesine karar verilmiştir.Azınlıklar Türk vatandaşı kabul edilecekti. Böylelikle bu unsurları bahane edip yabancıların iç işlerimize karışması önlenmiş oldu.
  6. Yabancı Okullar: Lozan Barış Antlaşması’nda tam bir çözüme kavuşamayan yabancı okullar sorunu daha sonra ilgili devletlerle yapılan görüşmeler sonucunda Türkiye’nin iç sorunu olarak kabul edildi. Böylece yabancı okullar Türkiye’nin koyduğu şartlar çerçevesinde faaliyetlerine devam edeceklerdi.
  7. Patrikhane: I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı boyunca azınlıklar ve dış güçlerle birlikte hareket eden Fener Patrikhanesi’nin yabancı kiliselerle ilişki kurmaması şartıyla Türkiye’de kalması kabul edilmiştir.
  8. Ermenistan Sorunu: Sevr Antlaşması ile Doğu Anadolu’da kurulmasına karar verilen Ermeni Devleti’nin kuruluşundan vazgeçilmiş ve bölgenin Türk toprağı olduğu kabul edilmiştir.

Sevr Antlaşması’na göre Osmanlı Devleti’nin kapitülasyonlar yolu ile egemenlik hakları kısıtlanıp toprakları paylaşılıyor, askerî gücü sınırlandırılarak savunma hakkı yok ediliyordu. Başkenti İstanbul dahi güvende değildi. Lozan Barış Antlaşması ise Osmanlı Devleti yerine yeni bir Türk devletinin kuruluşunu belgeleyen, başta İtilaf Devletleri olmak üzere dünya devletlerine Türkiye’nin bağımsızlığını kabul ettiren uluslararası bir antlaşmadır. Lozan Barış Antlaşması, diğer sömürge uluslara yol gösterici bir belge olmuş, Sevr’i geçersiz kılmıştır. Boğazlar, Musul ve Hatay dışında Misakımillî hedeflerine ulaşılmış, kapitülasyonların kaldırılması ile tam bağımsızlık hedefine ulaşılmıştır.

Anadolu’daki ulusal direnişe başlangıçta hiç de olumlu bir gözle bakmayan ünlü İngiliz tarihçisi Arnold Toynbee (Arnıld Toynbi), Lozan’ın önemine ilişkin şu değerlendirmeyi yapmıştır:

“Hemen hemen her konudaki Türk ulusal istekleri, Lozan’da müttefikler tarafından kabul edilmiştir. Ve dünya, tarihte eşi olmayan bir olayla karşılaşmıştır. Yenilmiş, parçalanmış bir ulusun bu harabe içinden ayağa kalkması ve dünyanın en büyük ulusları ile tam eşit koşullar içinde karşı karşıya gelmesi ve Büyük Savaş’ın bu galiplerini dize getirerek her isteğini kabul ettirmesi şaşılacak bir şeydi.”

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu