İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

Çok Partili Hayata Geçiş Çalışmaları

Birbirinden farklı düşünce ve istekleri temsil eden partilerin bulunması demokrasi ile yönetilen
ülkelerin temel özelliğidir. Halk, kendi düşünce ve isteklerini temsil eden partileri özgür ve demokratik
ortamda seçerek yönetime katılır. Demokrasilerde çoğulculuk esas olduğu gibi bütün düşüncelerin de
korunması temel kuraldır.

Türkiye Cumhuriyeti demokratik değerler üzerinde kuruldu. 23 Nisan 1920’de kurulan Türkiye
Büyük Millet Meclisi ülkenin kurtuluşu ve millî egemenliğe dayalı yönetim oluşturma amacında
birleşmiş fakat birbirinden farklı düşünceler taşıyan milletvekillerinden oluşmaktaydı. Atatürk’ün de
belirttiği gibi meclisin başarısının arkasında yatan gerçek güç de buydu. 9 Eylül 1923’te Atatürk
tarafından kurulan Halk Fırkası millî egemenlik ilkesi etrafında birleşen, farklı görüşleri içerisinde
barındıran bir partiydi. Daha sonra kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası ve Serbest Cumhuriyet
Fırkası’nın kurucuları ve üyelerinden birçoğu önceden Halk Fırkası’nın üyeleriydi.

Cumhuriyet ve demokrasi ile yönetilen ülkelerin en
önemli özelliği vatandaşların tercihleri doğrultusunda
yaşamalarının mümkün olmasıdır.
Cumhuriyet
yönetiminin amacı millî iradenin ve milletin farklı
görüşlerinin önündeki engelleri kaldırarak çoğulculuğun
önünü açmaktır.
Çoğulculuk, vatandaşların farklı
görüşlerini temsil eden partiler arasında seçim
yapabilmesi, farklı düşüncelerin yönetimde söz sahibi
olabilmesi anlamına gelmektedir. Çoğulculuk Türk
toplumunun tarihinde var olan bir gerçekliktir. Büyük
medeniyetler kuran milletimiz birbirinden çok farklı inanç,
kültür, düşünce ve yaşam tarzına sahip farklı topluluklarla
bir arada barış içerisinde yaşamıştır. Atatürk’ün de
belirttiği gibi baskıcı anlayışların toplumumuza egemen
olduğu dönemlerde, milletimiz acı ve felaketlerle
karşılaşmıştır.

Atatürk döneminde çok partili hayata geçme
çalışmaları, cumhuriyet yönetimine yönelik isyan
hareketleri nedeniyle kesintiye uğramıştır.
Çok partili
hayata geçiş çalışmaları II. Dünya Savaşı sonrasında
yeniden başladı. Cumhuriyet Halk Partisi’nden ayrılan
Celal Bayar, Adnan Menderes, Fuat Köprülü ve Refik
Koraltan 7 Ocak 1946’da Demokrat Parti’yi kurdular.
Türkiye 1950’ye kadar Cumhuriyet Halk Partisi tarafından
yönetildi. Demokrat Parti 1950 yılında yapılan seçimi
kazandı. Böylece Cumhuriyetin ilanından sonra ilk kez
iktidara farklı bir parti gelmiş oldu.  

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu