İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

Atatürkçü Düşünce Sisteminde Milliyetçilik

Milliyetçilik duygusu, insanlık tarihi kadar eski olmasına karşın Fransız İhtilali’nden sonra
uluslararası alanda etkili olmaya başlamıştır. Her ulusun kendi ulusal devletini kurma isteği, çok uluslu
imparatorlukların dağılmasına neden olduğu gibi Osmanlı Devleti’ni de olumsuz etkilemiştir.

Milliyetçilik akımından olumsuz etkilenen
Osmanlı yöneticilerinin dağılmayı önlemek için
uygulamaya koydukları siyasal akımlar
başarısız olmuştur. Bu durum Atatürk’te,
Kurtuluş Savaşı yıllarında birleştirici ve çağdaş
unsurları içeren milliyetçilik anlayışının
oluşmasında etkili olmuştur. Bu anlayışla
Atatürk, Türk milletine yeniden güven duygusu
kazandırmış, millî birlik ve beraberliği
sağlayarak Millî Mücadele’yi başarıya
ulaştırmıştır.

Atatürk’ün milliyetçilik anlayışı diğer
milliyetçilik anlayışlarından farklılık göstermektedir.
Öncelikle Atatürk’ün milliyetçilik anlayışında milletlerarası ilişkilerde eşitlik,
saygı ve barışa önem verilir. Demokrasi, millet
iradesi, millî hâkimiyet, milliyetçilik ilkesi içinde önemli bir yere sahiptir.

Atatürk’ün milliyetçilik anlayışını coğrafi ve siyasal birlik, kültür, tarih birliği ve ülkü birliği vb.
temel ilkeler belirler. Ona göre aynı vatanı paylaşan, aynı siyasal yönetim altında yaşayan, aralarında tarihin
derinliklerinden gelen birliktelik olan ve bu ortaklıklarını sürdürmek isteyen insanların oluşturduğu
toplum, millet statüsüne ulaşmış demektir. Bugün bu topraklar üzerinde yaşayan Türk milleti en az bin
yıllık bir geçmişe dayanan zengin bir kültür ve köklü bir tarih mirasına sahiptir. Bu nedenle Atatürk,
“Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türk halkına Türk milleti denir.” şeklinde bir tanım yapmış ve “Ne
Mutlu Türküm Diyene!”
sözünü söylerken de bu noktayı göz önünde bulundurmuş ve tek bir etnik
grubu ifade etmediğini açıklamak istemiştir. Bu düşünce doğrultusunda 1924’te yapılan Anayasa’da,
hiçbir biçimde din, mezhep ve ırk ayrımı gözetilmemiş “Türkiye halkına din ve ırk ayrımı olmaksızın Türk
denir.” denilmiştir. Bu esas yürürlükte olan 1982
Anayasası’nda “Türk Devleti’ne vatandaşlık bağı ile
bağlı olan herkes Türk’tür.” şeklinde ifade etmiştir.

Atatürk’ün milliyetçilik ilkesi diğer ilkelerle beraber bir
bütünün ayrılmaz parçalarıdır. Halkçılık sınıf ayrımını
reddederek, laiklik mezhep kavgalarını önleyerek,
devletçilik memleketi iktisadi yönden kalkındırarak,
inkılapçılık Türk milletini medeni milletler seviyesine
yükselterek, cumhuriyetçilik ise millî iradeyi egemen
kılarak milliyetçiliği desteklemiş ve tamamlamıştır.  

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu