Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi

Camp David Antlaşması

Camp David Antlaşması’na giden süreçte Mısır Hükûmetinin politikasında;

• Lübnan iç savaşının Arap devletleri arasında ortaya çıkardığı gerginlik,
• Arap-İsrail savaşlarının Mısır ekonomisine verdiği yıkım ile dış borçların ödenmesinde yaşanan sıkıntılar,
• İsrail’in eline geçen Sina Yarımadası’nı geri alabilmek,
• İsrail ile yapılan savaşlarda Sovyetlerden alınan silahların yetersiz olması neticesinde ABD ve Batı’dan alınması düşünülen yeni nesil silahlara duyulan ihtiyaç,
• Ekonomik kalkınmayı sağlamada ABD ve Batı’dan gelecek yardımlara duyulan ihtiyaç gibi nedenlerle SSCB’den uzaklaşma eğilimi başladı.

Mısır, ilk olarak 1974’te ABD aracılığı ile başlayan barış görüşmeleri ile bir takım avantajlar elde etmenin yanında Sina Yarımadası’nın bir kısmını da geri aldı. ABD’de 1977’de başkan olan Carter, Orta Doğu’da barışın tesis edilmesine ağırlık verdi. Arap ve İsrail taraflarına baskı yaparak barışın önündeki engelleri kaldırmaya çalıştı. Mısır lideri Enver Sedat, İsrail’e giderek Kudüs’ü ziyaret etti. İsrail Başbakanı Menahem Begin’in de (Menıhım Bicın) Mısır’a gitmesiyle İsmailiye’de bir zirve yapıldı. Böylece Mısır, İsrail’i tanıyan ilk Arap devleti oldu. Mısır’ın attığı bu adımlar karşısında Arap Birliği, Mısır ile ilişkilerin dondurulması kararını aldı. Mısır bu karar karşısında Libya, Irak, Suriye ve Cezayir gibi ülkelerle diplomatik ilişkilerini kesti. Diğer Arap ülkeleriyle yaşadığı olumsuzluklara rağmen İsrail ile barış ortamı oluşturmaya çalışan Mısır’ın önceliği, Filistin meselesi olarak ön plana çıkartıldı. İsrail’in;

• Filistin Devleti’nin kurulmasına karşı çıkması,
• Filistin’de Yahudi yerleşim yerlerinin inşasına devam etmesi,
• Kudüs’ün statüsü konusunda geri adım atmaması barış görüşmelerinin çok ağır ilerlemesine neden oldu.

SALT-ll müzakereleri ile ilişkilerde bir yumuşama dönemine giren ABD ve SSCB, bölgede barışın sağlanması amacıyla Cenevre’de bir konferans düzenlemeye karar verdi fakat konferans bir türlü toplanamadı. BM Güvenlik Konseyinin aldığı 242 sayılı kararla İsrail-Mısır arasında yapılacak antlaşmaya dair bazı esaslar belirlendi. İran Devrimi’nin yaşanması, ABD ve İsrail’i tedirgin etti. Bu tedirginlik barış sürecinin hızlanmasını sağladı. İsrail’in Sina Yarımadası’ndan çekilmesi ve Süveyş Kanalı üzerindeki haklarının korunması gibi konularda uzlaşmaya varıldı. 26 Mart 1979’da Beyaz Saray’da Camp David Antlaşması imzalandı. 9 madde ve 18 belgeden oluşan antlaşma metninin içeriğinden bazıları şunlardır:

• Mısır-İsrail Savaşı’na son verilecek.
• İsrail işgal ettiği bölgelerden çekilecek.
• İsrail’in Süveyş Kanalı’ndan yararlanmasına yönelik haklar garanti altına alınacak.
• Taraflar, birbirlerinin egemenlik haklarına saygı duyacak.
• İki ülke arasında diplomatik ilişkiler başlatılacak.

Bu antlaşmaya tepki olarak 18 Arap devleti Mısır ile ilişkilerini kesti (Büyükelçilerin Mısır’dan geri çekilmesi, Mısır’ın Arap Birliği, OAPEC ve İslam Konferansı Örgütünden çıkarılması, Mısır’a ekonomik boykot uygulanması vb.). Bu antlaşmanın Arap devletleri arasında ortaya çıkardığı ayrışma, en çok SSCB’nin işine yaradı. Çünkü Arap devletlerinde ve toplumunda Batı karşıtlığı, ciddi oranda arttı.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu