Osmanlı Devleti Tarihi

Osmanlı Devletinin Kuruluşu

Osmanlı Devletinin Kuruluş Dönemi

Kayılar Anadolu’da

Kayılar, nüfus bakımından en büyük Türk topluluğu olan Oğuzların bir koludur. Oğuzların Bozok kolunun Günhan soyundan gelen Kayı boyunun simgesi, iki ok arasında bulunan ok ve yaydır. Kayı sözcüğü ise güçlü, kuvvetli anlamına gelmektedir. Osmanlı Devleti’nin kurucusu olan Osman Bey’in ailesi de Kayı boyundandır. Malazgirt Savaşı’ndan sonra diğer Türk boylarıyla birlikte Anadolu’ya göç eden Kayılar ilk olarak Doğu Anadolu Bölgesi’ne geldiler. 13. yüzyılın ilk yarısında da Türkiye Selçuklu Sultanı I. Alaaddin Keykûbat’ın kendilerine yurtluk olarak verdiği Ankara’nın batısındaki Karacadağ yöresine yerleştiler. 1243’teki Kösedağ bozgunundan sonra artan Moğol baskıları karşısında Kayılar batıya doğru ilerleyerek Selçuklu-Bizans sınırındaki Söğüt ve Domaniç’i yurt edindiler. Bundan sonra asıl merkezleri olan Söğüt’ü kışlak, Domaniç’i ise yaylak olarak kullanmaya başladılar.

Osman Bey Dönemi

13. yüzyılın sonlarına doğru Kayıların başında Ertuğrul Bey bulunuyordu. Ertuğrul Bey 1281 yılında ölünce Kayıların başına oğlu Osman Bey geçti.

Osman Bey’in Kayı boyunun başına geçtiği yıllarda Bizans’ın Anadolu toprakları üzerindeki kontrolü büyük ölçüde ortadan kalkmıştı. Bu nedenle Bizans tekfurları, bulundukları bölgelerde bağımsız birer hükümdar gibi davranıyorlardı. Osman Bey, Anadolu’daki Bizans merkezî otoritesinin zayıflığından ve Bizans halkının hoşnutsuzluğundan yararlanarak topraklarını batıya doğru genişletme siyaseti izlemeye karar verdi. Bu amaçla çevresindeki Bizans şehirlerine akınlar yapmaya başladı.

Osman Bey, ilk olarak Eskişehir yakınlarındaki Karacahisar’ı alarak beyliğinin merkezi yaptı. Bu başarısı üzerine Türkiye Selçuklu sultanı tarafından kendisine sancak ve çeşitli armağanlar gönderildi. Böylece Osman Bey, Bizans sınırında görevli bir Selçuklu uç beyi olarak öne çıkmaya başladı.

Osman Bey, Karacahisar’dan sonra Bilecik, İnegöl ve Yarhisar kalelerini alarak fetihlerini devam ettirdi. Bizans’a karşı gerçekleştirdiği gaza faaliyetleriyle Anadolu’daki diğer Türk boylarının sevgisini kazanan ve onların desteğini alan Osman Bey diğer yandan bazı Bizans tekfurlarıyla dostluklar kurdu. Böylece bölgedeki siyasi gücünü arttırdı. Bu arada İlhanlıların Türkiye Selçuklu sultanını tahttan indirerek İran’a götürmeleri Osmanlı Beyliği için bir dönüm noktası oldu. Bu olaydan sonra bazı Selçuklu devlet adamları Osman Bey’in yanına gelerek onun hizmetine girdiler. Osman Bey de Anadolu’da ortaya çıkan bu iktidar boşluğundan yararlanarak 1299 yılında bağımsızlığını ilan etti.

Beylikten Osmanlı Devletine

Osman Bey bağımsızlığını ilan ettikten sonra Marmara Bölgesi’ndeki fetihlerine hız verdi. 1300 yılında Yundhisar ve Yenişehir’i alarak beyliğin merkezini Karacahisar’dan Yenişehir’e taşıdı. Ardından da kendisini durdurmak ve bulunduğu bölgeden atmak için birleşen Bizans tekfurlarıyla karşılaştı. Osman Bey; Bursa, Orhaneli, Kestel ve Kite tekfurlarının katıldığı ve Bizans’ın da desteklediği bir orduyu 1302 yılında Koyunhisar’da yenilgiye uğrattı.

Osman Bey (Temsili)
Osman Bey (Temsili)

Koyunhisar Savaşı ilk Osmanlı-Bizans savaşı oldu. Bu savaşın ardından Osman Bey Bursa, İznik, İzmit gibi Bizans’ın Anadolu topraklarındaki şehirlerini fethetme siyaseti izledi. Bunun için de öncelikle söz konusu şehirlerin etrafındaki kaleleri ve yerleşim yerlerini ele geçirmeye çalıştı.

Osman Bey, 1308 yılında İznik yolu üzerindeki Karahisar’ı aldı. 1313’te de Sakarya havzasındaki kaleleri ele geçirdi. 1315 yılından itibaren Bursa üzerindeki baskısını arttıran Osman Bey bir süre sonra rahatsızlanınca devlet işlerini oğlu Orhan Bey’e bıraktı. Orhan Bey, babasının başlattığı kuşatmayı devam ettirerek 1326 yılında Bursa’yı fethetti ve bu şehri Osmanlıların başkenti yaptı. Aynı günlerde Osman Bey’in ölümü üzerine devletin başına Orhan Bey geçti.

Osmanlı Devleti Haritası
Osmanlı Devleti Haritası

Orhan Bey Dönemi’nin ilk yıllarında Osmanlılar Kocaeli Yarımadası’nın büyük bölümünü topraklarına katarak kuzeyde İstanbul Boğazı ve Karadeniz kıyılarına ulaştılar. Diğer yandan İznik’i kuşatma altına aldılar. Bu gelişmeler üzerine Bizans İmparatoru III. Andronikos hem kaybettiği yerleri geri almak hem de İznik’in yardımına koşmak amacıyla Anadolu’ya geçti. İznik Kuşatması’na ara veren Orhan Bey, Bizans ordusunu Palekanon (Maltepe) denilen yerde karşıladı. 1329 yılında burada yapılan savaş Osmanlı ordusunun zaferiyle sonuçlandı. Maltepe Savaşı’nın ardından Bizans, Anadolu’da Osmanlılar için bir tehlike olmaktan çıktı.

Osmanlıların İzmit’i fethettiği 1337 yılında Avrupa’da da İngiltere ve Fransa arasında 1453’e kadar sürecek olan Yüzyıl Savaşları başladı.

Maltepe Zaferi’nin ardından Orhan Bey İznik’i yeniden kuşattı. Bir süre sonra dışarıdan yardım alma ümidini de yitirmiş olan İznik halkı, 1331 yılında şehri teslim etmek zorunda kaldı. Orhan Bey 1333’te Gemlik’i, 1337’de de İzmit’i alarak Bizans’ın Anadolu’daki varlığına büyük ölçüde son verdi.

Osmanlılar Bursa ve çevresindeki şehirleri aldıktan sonra Balıkesir ve Çanakkale yörelerini elinde tutan Karesioğulları Beyliği ile komşu olmuşlardı. Ege ve Marmara’ya kıyısı olan ve denizlerde gaza faaliyetinde bulunan bu beylik Karesi Bey’in ölümünden sonra başlayan taht kavgaları nedeniyle karışıklık içindeydi. Orhan Bey bu durumdan yararlanarak 1345 yılında Karesioğulları Beyliği topraklarını ülkesine kattı. Ayrıca Karesi donanması ile birlikte Evrenuz Bey, Hacı İlbeyi ve Ece Halil gibi önde gelen Karesi komutanlarını da hizmetine aldı. Böylece Osmanlı kuvvetlerinin Çanakkale Boğazı üzerinden Rumeli’ye geçmelerini kolaylaştırdı. Osmanlı Devleti, Karesioğulları Beyliği’ni kendisine katmakla Anadolu Türk siyasi birliğini sağlama yolunda ilk önemli adımını atmış oldu.

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu